Salamis Antik Kenti ilk başlarda Aka kolonisi olarak kurulmuş olup, daha sonrasında Yunanistan'da yer alan Salamis adasının Kralı olan Telamon'un oğlu olan Tekfros, kentin efsanevi kurucusu olarak yerini almıştır.
Tekfros, Truva harbinde yer alan silah arkadaşları ve bu savaşta esir aldığı bir grup insanı da yanına alarak, M.Ö. 1184 tarihinde Karpaz Yarımadası'nın Kuzey sahilindeki "Achaion Akte" (Akalar Sahili) olarak bilinen yerden Kıbrıs yarımadasına ayak basar ve belli bir süre burada kaldıktan sonra günümüzde Salamis Harabelerinin yer aldığı bölgeye bir kent kurar. M.Ö. 707 yılında adaya gelen Asur hakimiyetinden sonra ise adanın idaresi Salamis Kralı Elevton'un eline geçer ve M.Ö. 411 yılında da Tekfros ailesinin üyesi olan Evagoras, Kilikiya'dan gelen yandaşlarının yardımı ile Salamis Krallığını eline geçirir. Salamis Antik Kentinin surlarını sağlamlaştırıp bir filo oluşturan Evagoras, M.Ö. 391 yılından sonra ise neredeyse tüm adaya hakim olur. Daha sonrasında ise M.Ö. 380 tarihind Salamis kentini Parslar kuşatır ve Evagoras'ın sadece Salamis Kralı olarak kalması ve Parslar'a vergi ödemesi koşulu ile anlaşmaya varılır.
M.Ö. 374 tarihinde Evagoras'ın öldürülmesinden dolayı onun yerine geçen Krallar, Büyük İskender devrine kadar, Evagoras'ın Parslar ile yaptığı antlaşmaya sadık kalmışlardır. İskender Devrinde ise Salamis Kralı olan Pnytagoras, şehri kuşatma esnasında Büyük İskender'e yardımcı olur ve İskender'in ani ölümünün ardından komutanlarının aralarında toprak ve hakimiyet paylaşımı yüzünden başlayan ve yıllarca süren savaştan dolayı da , Salamis sürekli el değiştirmek zorunda kalır. M.Ö. 294 yılında da Ptolemaios, adayı ele geçirip burada kendi hanedanlığını kurar.
Sonuç olarak Kıbrıs yarımadasının başkenti artık Salamis değildir ve M.S 4. yüzyıla kadar yeni başkent Baf olur. Salamis antik kenti M.S. 76 ve 77 tarihleri arasında meydana gelen depremler, M.S. 116 tarihinde meydana gelen Yahudi isyanı ve daha sonrasında med ve cezir olayları kentin tamamen dağılmasına neden olur ve İmparator II. Constantinus, şehri küçültüp yeniden kurar. Şehrin bu durumda yeni adı da Constantia olarak değişir. Constantia adını verir. Yeni kurulan şehir, Constantia M.S. 368 - 403 tarihleri arasında yeniden Kıbrıs yarımadasının başkenti olur.
M.S. 647 yılından sonra aralıklarla devam eden Arap akınları, depremler ve limanın kum ve çamurla tıkanması neticesinde kenti herkes terk eder. Böylece, bu gün ki Gazimağusa şehrinin durduğu yerde bir yerleşim yeri oluşmuş olur.